Olacak şey değil..! Daha henüz 35.inci saniyede kırmızı kart görmekle sabıkası bulunan Fabricio yine sahnedeydi.
O saniyeler içerisinde gördüğü kırmızı kartla; o andan itibaren hem maçı bitirdi, hem de Ç. Rizespor için sezonu bitirmiş oldu ...
Kırmızı kart görmede sinir tanımayan Fabricio ile devam edelim:
Bu oyunu 10 hafta içerisinde tam 3 kırmızı kart gördü. Dolayısıyla 4 maçı cezalı olarak geçirdi. Bitmedi; aynı oyuncu. 27.nci haftada GS maçının uzatmaları da peş peşe iki sarı görerek oyundan atıldı ve 28.nci haftayı cezalı geçirdi. Devam edelim. 29. ncü hafta Kasımpaşa maçında ilk 11' de; yine atıldı. Tabii ki 30.ncu haftayı cezalı tamamladı.
Gelelim 31. ncü hafta Alanya maçına. Bu maçın ikinci yarısında oyuna giriyor ve 76. ncü dakikada oyundan çıkıyor. İşte geldik 34. ncü hafta olan F. Bahçe maçına.... 35.nci saniyede yine kırmızıyla sahneye çıkıyor ve kırmızı sayısını 4'e çıkarmış oluyor.
Sonuçta; Sivas, GS, Kasımpaşa ve F. Bahçe maçlarında takımını eksik bırakıyor bu Brezilyalı sayın sağ bek....
Bakın; bütün kabahat elbette ki bu futbolcu da değil...
Kabahat teknik yönetimde...!
Bu kadar sorumsuzca ve rahat kırmızı gören bir futbolcuyu kızağa çekeceksin. Şartlar ne olursa olsun...Sorumsuz bir futbolcunun kredisi bu kadar sınırsız  olmamalıydı. Çünkü; adam ceza alıyor, sen adeta ödüllendiriyorsun. Teknik heyet, her cezanın ardından bu futbolcuyu sahaya sürüyor. Bu çok yanlış bir durum.
Hava; diyeceksiniz ki ; yahu zaten düşmesi kesin gibi olan bir takım. Olsun. Sen çıkıp çatır çatır topunu oynamalısın. Zaten seyirciden yana da bir sıkıntı yok. Bu maçta C. Rizespor Feneri yenebilir miydi? Sorusu çok anlam ifade etmiyor. Önemli olan; çıkıp adam gibi topunu oyna. Kazan, ya da kaybet hiç önemli değil.
Sonuç olarak Maçla ilgili söyleyecek fazla bir şey yok. Zaten (6) yarım düzine gol yemiş bir takım için oynanan futboldan çok bahsetmek gereksiz. Sonuç zaten 35. nci saniyede belli olmuştu.
Hayırlısı.....