Ahmed ÇITLAKOĞLU

Ahmed ÇITLAKOĞLU

Basında Güven bunalımı!..

 Basın ve haberlerin doğruluk ve güvenirlilik derecesi nasıl anlaşılır?
Bir haber değerlendirilirken, haberi veren basın organının ve yazarının kimin sözcüsü olduğuna, kimlerin hesabına çalıştıklarına bakılır!..
 
Bir basın organı ve yazarın gayesi ve zihniyeti, haberin veriliş şekli; haberin kimlerle alakalı olduğuna, bugün kimlerin işine yaradığına, gelecekte kimlerin işine yarayacağına dair ipuçları verir. 
***
Basın vardır, yazar vardır; yazılı olan ve olmayan ahlakî ve hukukî meslek ilkelerine sadıktır, hiç kimsenin etkisi altında kalmadan gazetesini, TV ve Radyo kanallarını, haber sitelerini kamuoyunun doğru haber alması ve doğru bilgilendirilmesi için vasıta olarak kullanır.
 
Basın vardır, yazar vardır; bırakınız yazılı olmayan ahlakî meslek ilkelerine sadık kalmayı; gazetesini, TV ve Radyo kanallarını, haber sitelerini değil kamuoyunun doğru haber alması ve doğru bilgilendirilmesi için vasıta kılmayı, aksine bağlı oldukları odakların “sahibinin sesi” sıfatıyla kamuoyunu manipüle etmek için vasıta olarak kullanır.
 
 
 
***
Günümüzde hiçbir basın (gazete, TV, radyo)  ulusal olsun mahalli olsun, birilerinden destek görmeden yayın hayatını bağımsız olarak devam ettirmesi mümkün değildir. Ya da çok zordur.
Haliyle kendilerini destekleyenlerin iradeleri doğrultusunda yayın yapmak zorundadır.
**
Devlet ve millet hayrına bugüne kadar hayırlı rüya gördüğü duyulmayan şer (güç ve menfaat) odakları ve imha güruhunun sevindiği, alkışladığı her hadise ve haber; devletin ve milletin hayrına değildir!
***
Şer (güç ve menfaat) odakları ve imha güruhunun sözcüsü basın ve kalemşorlarının eleştirdiği, saldırdığı haberler; devletin ve milletin hayrına olan sevinilmesi gereken müjdeli haberlerdir! 
***
Son zamanlarda siyasî partilerin siyasî mesajlarını halka daha rahat, sansürsüz ulaştırabilmek için (ulusal olsun mahallî olsun) kendi yayın organlarını kurdukları, hangi yayın kuruluşunun hangi siyasî partinin ya da siyasetçilerin gayriresmî sözcülüğünü yaptığı artık herkesin malumu bir gerçektir.
***
Mesela Merkezî ve Mahalli İdarelerin yaptığı bir yatırım veya yapılan bir ihale; malum bir basın organında eleştirilecek olsa ilk akla gelen; o yatırımın ve ihalenin halkın ve bölgenin menfaatinden ziyade o basın mensuplarının (ya kendilerinin ya da besleyicilerinin) menfaatine olmadığı düşüncesidir!.. Bunun doğru olup olmadığı ayrı bir mesele, lakin maalesef bu, bugün oluşan bir algıdır.
***
Günümüzde siyasetçilere güven kalmadığı gibi maalesef basına da güven kalmadı.
Güvenilir bir siyaset ve güvenilir bir basın ümidiyle…
***
Çakallar kuzunun bol olduğu yeri değil; sahipsiz kaldığı yerleri severler.
 
Vesselam… 
Ahmed Çıtlakoğlu
27 Haziran Çarşamba 2019 / 23 Şevval 1440
 
Önceki ve Sonraki Yazılar