İsim Değişikliğine Tepki

İsim Değişikliğine Tepki

CHP'den Rize Üniversitesi'ne Recep Tayyip Erdoğan, Kayseri Abdullah Gül Üniversitesi'ne de Abdullah Gül isminin verilmesine ilişkin maddelere tepki.

Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkartılması ve 4+4+4 yıl olarak kademelendirilmesi ile ilgili kanun teklifi, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu'nda görüşülüyor.
TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu, Komisyon Başkanı Nabi Avcı başkanlığında 'İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni görüşüyor. Görüşmelerin açılışında komisyon üyelerinin talebi üzerine usul tartışması açıldı. Usule ilişkin konuşan muhalefet milletvekilleri, teklif içinde BBDK ve TMSF başkanlığının görev süresi ile ilgili düzenlemenin de bulunmasına tepki gösterdi. Muhalefet milletvekilleri ayrıca, usulle ilgili konuşma süresinin
komisyon başkanı tarafından üç dakika ile sınırlandırılmasına tepki gösterdi. CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, farklı konuların yer aldığı yasa teklifine "Ttorbadan çıktı çorba oldu" diyerek, Milli Eğitim Komisyonu üyelerinden Bankacılık Kanunu ile ilgili görüş beyan etmesinin istenmesini eleştirdi.
CHP Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar da, teklifteki konuların ayrı ayrı konuşulması gerektiğini belirterek, "Bankacılık gibi farklı maddelerle, torba kanun gibi getirilmesinin ne anlama geldiğini tartışmamız gerektiğini düşünüyorum" dedi.
Kanun teklifinde Rize Üniversitesi'ne Recep Tayyip Erdoğan, Kayseri Abdullah Gül Üniversitesi'ne de Abdullah Gül isminin verilmesine ilişkin maddelere tepki gösteren Baydar, "Bazı üniversitelere yaşayan ve halen görev yapan siyasetçilerin isimlerinin verilmesine karşıyız. Gelecek nesiller tarafından bu isimler verilmelidir. Rahmete kavuşmuş devlet adamları varken neden başbakanın, cumhurbaşkanın adlarını vermeye çalışıyorsunuz? Erbakan'ın adı neden Sinop'a verilmiyor? Kendinden sonraki nesiller
tarafından adının verilmesi, onların ortaya koydukları görevlerin liyakatının sonraki nesiller tarafından değerlendirilmesini daha şık bulmuyor musunuz?" şeklinde konuştu.
CHP Sinop Milletvekili Engin Altay da, BDDK'nın başkanının görev süresiyle ilgili yasa düzenlemesinin eğitimle ilgili düzenleme içinde görüşülmesinin 'AK Parti grubunun eğitme verdiği değeri göstermesi bakımından anlamlı' olduğunu söyledi. Altay, "Burada daha anlamlı bir şey var. Bu kanunla 28 Şubat 1997'de geçtiğimiz 8 yıllık kesintisiz temel eğitimden 15 yılına 5 gün kala mümkünse vazgeçeceksiniz. Yani 28 Şubat'ta da bunu muhtemelen Genel Kurul'a getirmeyi düşünüyorsanız, dolayısıyla siz muhteşem bir
yıldönümü 15. yıl dönümünde de bunu değiştirmeyi düşünüyorsunuz" dedi.
Altay, kanun teklifinde imzası bulunan AK Parti grup başkanvekillerinin hiçbirinin eğitimci olmadığını belirterek, "Milli Eğitim Bakanının içine siniyor mu? Niye bunu bir kanun tasarısı olarak getirmiyorsunuz? Bir siyasi partinin teklifi olarak getiriyorsanız siz o koltukta ne iş yapıyorsunuz Sayın Bakan? Kamu vicdanında bu yaptığınız yer bulmaz" diye konuştu.
AK Parti Grup Başkanvekili ve teklif sahiplerinden Nurettin Canikli ise, milletvekillerin temel görevinin yasama faaliyeti olduğunu ve bunun da aracının 'kanun teklifi' olduğunu söyledi. Canikli, "Biz de milletvekili olarak asli görevimizi ifa ediyoruz bu teklifi vermekle. Esas görevimizi ifa etmekten dolayı eleştirilmesini yadırgıyorum. Biz görevimizi yapıyoruz. Böyle bir teklifi TBMM gündemine getirmemiz için uzman olmaya gerek yok. Dünya ve Türkiye'de vekiller sadece kendi uzmanlık alanı ile sınırlı
kalmaz. Uzmanlardan, bürokrasiden, eğitimcilerden yararlanırlar, öyle olmuştur nitekim" dedi.

'PARMAKLARDA DA BEYİN OLSA' TARTIŞMASI
CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı ise, kimseyi kanun yaptığı için suçlamadıklarını belirterek, "Elinize sağlık, bizim asli görevimiz bu. Ama biz çorba yapmayın diyoruz. Siz burada komik işler yapıyorsunuz. Aynı yanlışı TUBA'da yaptınız, dillere destan oldunuz. Milli eğitim gibi can damarımız olan bir konuda getirip bana ekonomi konuşuyorsunuz, bu uygun değildir. Ama AKP'nin geçmişte yaptıklarına bakarsanız uygundur. AKP'nin felsefesine de uygundur. Bu kanun çok tartışıldı dediniz. 4+4+4 nerede
tartışıldı? Eğitim konusu tartışıldı diyerek bulandırmayın işi" dedi.
Atıcı'nın "Allah'ım ne olur şu parmaklara da bir beyin koy" sözleri ise AK Parti'li üyelerin tepkisine neden oldu. Canikli, Atıcı'nın sözünü geri almasını talep ederken, Atıcı, "Ben beyinsiz demedim size, parmaklara beyin koyun' dedim" diye konuştu. Atıcı, kimseye hakaret etmediğini belirterek, "Siz millet iradesi ile seçildiniz, saygım sonsuz. Benim kastım sizleri aşağılamak değil. Bu bana yakışmaz. Ama sadece parmak kaldırırken biraz daha düşünün" diye konuştu.

"HAYDİ KIZLAR EVE, HAYDİ ÇOCUKLAR TAMİRHANEYE"
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi de, Türkiye'de milli eğitim alanında 1998'den bu yana eğitimde en temel kazanımın 8 yıllık kesintisiz eğitim olduğunu belirterek, "AK Parti hükümetleri de bununla övünmüştür. Okullaşma oranı bizim dönemimizde şuradan şuraya çıktı diye Milli Eğitim Bakanları tarafından övünç konusu yapılmıştır" dedi.
Hamzaçebi, 2003 yılında zamanın Milli Eğitim Bakanı'nın 'Haydi Kızlar Okula' kampanyası başlattığını belirterek, "Şimdi bu teklife bakıyorum, bu kampanya değişiyor, 'haydi kızlar eve'. Bu teklifin getirdiği budur. Erkek çocuklar için de 'haydi çocuklar tamirhaneye'. Çıraklık yaşını 15'ten 11'e indirdiğiniz anda Türkiye'nin tarafı olduğu uluslararası sözleşmelere aykırı davranmış olursunuz, çocuk işçiliğini özendirmiş olursunuz. Bu hiçbir zaman övünülecek bir durum olamaz" diye konuştu.
Hamzaçebi, CHP ve MHP'li tüm milletvekillerinin teklifin geri çekilmesi ve yeni bir çalışma yapılarak yeniden gündeme getirilmesi taleplerini tekrarladı.

CANİKİ: "OKULLAŞMA ORANI ARTACAK"
Yeniden söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, 8 yıllık eğitimle birlikte özellikle kırsaldaki okulların kapandığını ve taşımalı eğitime geçildiği için bazı ailelerin çocuklarını uzak mesafeye grnin eğitimci olmadığını belirterek, "Milli Eğitim Bakanöndermek konusunda tereddüt ettiklerini söyledi. Kız çocuklarını okullaşmasının istedikleri seviyede olmamasının da temel nedeninin bu olduğunu belirten Canikli, bu düzenleme ile özellikle kız çocuklarının okullaşma oranının artacağını söyledi.
Canikli ayrıca, TMSF ve BDDK ile ilgili düzenlemelerin komisyonun takdiri halinde teklif metninden çıkartılabileceğini de söyledi.

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.