Dikkate alınmayan tema yargıya başvurdu
Tema vakfı, doğu karadeniz çevre düzeni planı’na yaptığı itirazlar dikkate alınmayınca konuyu yargıya taşıdı
TEMA Vakfı Rize Şubesi, 1/100.000 ölçekli Ordu, Trabzon, Rize, Giresun, Gümüşhane ve Artvin Çevre Düzeni Planı’na yaptığı itirazlar dikkate alınmayınca konuyu yargıya taşıdı.
Geçtiğimiz aylarda Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından hazırlanan 1/100.000 ölçekli Ordu, Trabzon, Rize, Giresun, Gümüşhane, Artvin Çevre Düzeni Planı için Ağustos ayına kadar itiraz süresi tanınmıştı. TEMA Vakfı Rize Şubesi planın 36 maddesine itiraz etti. Ancak itiraz dikkate alınmadı. TEMA ise bunun üzerine Danıştay’da yürütmeyi durdurma davası açtı.
Konuyla ilgili açıklama yapan Tema Vakfı Rize Şubesi Başkanı Nevzat Özer, planın doğayı korumadığını belirterek “Çevre Düzeni Planı bölgedeki önemli doğa koruma alanlarını, su havzalarını, tarım alanlarını korumadığı görülmektedir. Plan merkezine yaşam önceliğini ve bunun sürdürülebilirliğini koyması gerekirken, sadece insanı esas alan bir yaklaşımla hazırlanmıştır. Plan, bölgedeki korunması gereken doğal varlıkları, ‘doğal kaynak’ olarak görmekte, dolayısıyla ticarileştirilmesinin yolunu açmaktadır” dedi.
Planın bölgede yapılmak istenen 500’den fazla HES Projesi’ni görmezden geldiğini ifade eden Özer, “Bu projeler suları kaynağından denize kadar tünellere almakta, çevresindeki ekosistemlerle ilişkisini kesmektedir. Ekolojik, sosyal, kültürel boyutlarıyla tam bir felakete dönüşen ve bölgedeki bütün planlamaları etkileyecek olan bu projelerin Planda yer almaması düşündürücüdür. Uluslar arası önemi olan, adeta bir Kıta kadar zengin biyolojik çeşitliliğe sahip Doğu Karadeniz Ormanları korunmaktan uzak, hatta yasal ve yasa dışı kesimleri artıracak ‘orman sanayi’ gibi sektörleri öngörmektedir. Yayla ve meraların korunması, plana eksiksiz ve doğru işlenmesi yerine, ‘yaylalar arası entegrasyon’ gibi belirsiz kavramlarla ekolojik, ekonomik, sosyal, coğrafik bütünlüğü göz ardı eden, kitlesel bir turizm anlayışını yansıtmaktadır” diye konuştu.
Planda kamu yararı gözetilmediğine de dikkat çeken Özer, “TEMA Vakfı, Çevre Düzeni Planları’nı sürdürülebilir çevre ve yaşam ilkesine uygun, tarım ve mera alanlarını, ormanları, doğal alanları, sulak alanları, kıyıları koruyan hatta kendi mevzuatından da öte bir anlayışla koruyan planlar olmasını arzu etmektedir” şeklinde konuştu.
Geçtiğimiz aylarda Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından hazırlanan 1/100.000 ölçekli Ordu, Trabzon, Rize, Giresun, Gümüşhane, Artvin Çevre Düzeni Planı için Ağustos ayına kadar itiraz süresi tanınmıştı. TEMA Vakfı Rize Şubesi planın 36 maddesine itiraz etti. Ancak itiraz dikkate alınmadı. TEMA ise bunun üzerine Danıştay’da yürütmeyi durdurma davası açtı.
Konuyla ilgili açıklama yapan Tema Vakfı Rize Şubesi Başkanı Nevzat Özer, planın doğayı korumadığını belirterek “Çevre Düzeni Planı bölgedeki önemli doğa koruma alanlarını, su havzalarını, tarım alanlarını korumadığı görülmektedir. Plan merkezine yaşam önceliğini ve bunun sürdürülebilirliğini koyması gerekirken, sadece insanı esas alan bir yaklaşımla hazırlanmıştır. Plan, bölgedeki korunması gereken doğal varlıkları, ‘doğal kaynak’ olarak görmekte, dolayısıyla ticarileştirilmesinin yolunu açmaktadır” dedi.
Planın bölgede yapılmak istenen 500’den fazla HES Projesi’ni görmezden geldiğini ifade eden Özer, “Bu projeler suları kaynağından denize kadar tünellere almakta, çevresindeki ekosistemlerle ilişkisini kesmektedir. Ekolojik, sosyal, kültürel boyutlarıyla tam bir felakete dönüşen ve bölgedeki bütün planlamaları etkileyecek olan bu projelerin Planda yer almaması düşündürücüdür. Uluslar arası önemi olan, adeta bir Kıta kadar zengin biyolojik çeşitliliğe sahip Doğu Karadeniz Ormanları korunmaktan uzak, hatta yasal ve yasa dışı kesimleri artıracak ‘orman sanayi’ gibi sektörleri öngörmektedir. Yayla ve meraların korunması, plana eksiksiz ve doğru işlenmesi yerine, ‘yaylalar arası entegrasyon’ gibi belirsiz kavramlarla ekolojik, ekonomik, sosyal, coğrafik bütünlüğü göz ardı eden, kitlesel bir turizm anlayışını yansıtmaktadır” diye konuştu.
Planda kamu yararı gözetilmediğine de dikkat çeken Özer, “TEMA Vakfı, Çevre Düzeni Planları’nı sürdürülebilir çevre ve yaşam ilkesine uygun, tarım ve mera alanlarını, ormanları, doğal alanları, sulak alanları, kıyıları koruyan hatta kendi mevzuatından da öte bir anlayışla koruyan planlar olmasını arzu etmektedir” şeklinde konuştu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.